Bir gece ansızın, adeta bir gece yarısı operasyonuyla hayatımıza giren Apex Legens, bir anda o kadar popüler oldu ki, Battle Royale türünün önemli oyunlarını adeta gölgede bıraktı. Yayınlandığı ilk gün itibariyle 1 milyon oyuncuya ulaşan ücretsiz Battle Royale oyunu Apex Legends, bir haftanın sonunda 10 milyon oyuncu ve 1 milyonu aşan anlık oyuncu sayısına ulaştı. (An itibariyle  25 milyon oyuncu ve 2 milyonun üzerinde anlık oyuncu). Merlin’in Kazanı ekibi olarak bizim de uzun saatler oynadığımız Apex Legends’ı bu kadar popüler hale getiren sadece ücretsiz olması mı, yoksa muadillerinin yapamadığı ya da yapmadığı bazı oynanış mekaniklerini oyunun içine yedirmeyi başaran Respawn’ın, Battle Royale türüne yeni bir soluk getirmiş olması mı?

 

Apex Legends neden bu kadar sevildi?

Call of Duty markasını yaratan isimler Jason West ve Vince Zampella’nın Activision’dan ayrıldıktan sonra kurduğu Respawn Entertainment Titanfall ile oyuncuların sevdiği bir yapım ortaya koydu. Nişancı oyunu yapma konusunda tecrübeli ikilinin başında yer aldığı Respawn geliştirici ekibi, Apex Legends’a da bu tecrübesini yansıtmış. Titanfall temalı oyun, animasyonlar, vuruş hissi, hatta sınıflar açısından Titanfall izlerini fazlasıyla taşıyor. 

 

Apex Legends’ın klasik Battle Royale oyunlarına benzer yönleri olduğu gibi, türden ayrılan kısımları da var. Haritaya bir uçaktan (ya da otobüsten!) atlamak, zamanla rastgele bir bölgeye doğru daralan haritada çember içinde kalmaya çalışmak, loot peşinde koşmak, finalde, daralan çemberin içindeki rakipleri ortadan kaldırıp hayatta kalan son kişi(ekip) olmaya çalışmak, Apex Legends ile Battle Royale türünün kesişim kümesi. Apex Legends’ın Battle Royale türünden ayrılan özellikleri ise kanımca oyunun en eğlenceli kısımları. 

Şöyle ki; Apex Legends’ta farklı özellikleri olan Legends adlı karakterlerden birini seçerek oyuna başlıyorsunuz. 8 karakterin kendine has özel yeteneği, her karakterin de 3 farklı özelliği bulunuyor. (Tactical, Passive ve Ultimate) Oyunda yer alan karakterler ve kısaca özellikleri ise şöyle;

Lifeline — Sağlıkçı.
Bangalore — Asker
Mirage — Hologram Uzmanı
Wraith — PortalcıBacı
Bloodhound — Technolojik İz Sürücü
Gibraltar — Kalkan Koyucu
Caustic — Toksik Tuzakçı
Pathfinder — Halat Atıcı

Farklı Sınıflar Battle Royale türüne yakışmış

Şimdilik bu karakterlerden altısı ücretsiz olarak kullanılabilir durumda. Sınıf ayrımının olması, üçerli gruplar halinde  oynanan Apex Legends’ı takım oyunu odaklı bir Battle Royale oyunu haline getiriyor. Üçerli gruplar halinde, arkada gaza getiren bir müzik eşliğinde oyun alanına atlıyorsunuz. Bir kişi atlama lideri oluyor ve haritada belirlenen alana tüm takımı indirebiliyor. Yani Apex Legends daha ilk saniyelerden sizden takım oyunu oynamanızı istiyor. Açıkçası oyunun zevki de takım oyunu oynayınca çıkıyor. Herkesin bir yöne savrulup, loot peşinde koştuğu bir oynanışa göre, kanımca Battle Royale türüne bu sınıf sistemi tam oturmuş.

Wraith ile doğru noktalara portal açmak, düşmanın arkasına sızmak, ya da hızlıca bölge değiştirmek için bu portalı kullanmak, vur kaç yapmak oyuna taktiksel bir dokunuş da getiriyor. Aynı şekilde, sağlıkçı Lifeline karakteri de sağlık yardımı ile takım oyunun vazgeçilmezi olmuş. Gibraltar karakterinin taktik özelliği geçici bir süre (15 sn)  kalkan açmak. Bu kalkan öyle kritik yerlerde işe yarıyor ki, takımda bir tane kalkanlı karakterin olması, zafere giden yolu açabiliyor. Özellikle yere düşen arkadaşı kaldırmadan önce kalkan açmak bitti denen oyunu çevirebiliyor. Apex Legends bu yönden Overwatch’a da selam çakan bir oyun. Bitti denen bir oyunu çevirmekten bahsetmişken. Apex Legends’ta ölen bir arkadaşınızı tünelin sonundaki ışıktan geri çevirmek mümkün. Biri öldüğünde üzerindeki kartı alıp geri dönüşüm noktalarına götürdüğünüzde, ölen kişiyi zümrüdüanka kuşu gibi yeniden küllerinden doğar hale getirebiliyorsunuz. 

Takım oyunu, eğlenceyi katlıyor

Sürekli iletişimde olmak, takım oyunu için oldukça önemlidir. Apex Legends geliştiricileri de bunun farkında olacak ki, mikrofon bağlantınız olmasa dahi, rahat bir şekilde ayrıntılı işaretleme sistemini kullanarak takım arkadaşlarınızla iletişime geçebiliyorsunuz. Şuraya gidelim, burada düşman var, burada silah var gibi bilgileri mikrofonunuz olmasa dahi, işaretleme yaparak arkadaşlarınıza paylaşabiliyorsunuz. Hatta karakteriniz, işaretleme yaptıktan sonra silahın türünü bile söylüyor. Sadece bu da değil, arkadaşlarınızla birbirinizden uzaklaştığınızda ya da çemberin dışında kaldığınızda, karakteriniz konuşuyor ve birbirimize çok uzak kaldık, ya da çemberin dışındayız gibi uyarılarda bulunuyor. Bunun gibi ayrıntılar, Respawn’ın Apex Legends üzerinde oldukça kafa patlattığını kanıtlar nitelikte. Oyuncuların beklentileri, istekleri iyi analiz edilmiş.

Battle Royale oyunlarında rastlamadığımız mekanikler, türe yeni bir soluk getirmiş. Yapımcı firma popüler türü sömürmek değil, üzerine bir şeyler koymak için uğraşmış. Yeni oynanış mekanikleri ile heyecanı arttırmayı başarmış. Bu da saygı duyulacak bir hareket. Sadece ölen arkadaşınızı diriltmeye çalışmak bile, başlı başına iyi işleyen, oyuna ayrı bir heyecan katan yenilikçi bir oyun mekaniği olmuş. 

Atla, silahlan, savaş, öl, yeniden atla…

Apex Legends’ın bu kadar hızlı kabul görmesinin nedenlerinden biri de, oyunun inanılmaz hızlı çalışması. Oyunu açıyorsunuz, arkadaşlarınızla bir araya geliyorsunuz, ya da tek başınıza oyuna giriyorsunuz. Oyuncu bulma, karakter seçme derken, birkaç dakika içinde kendinizi uçaktan atlarken buluyorsunuz. Bu hız ve ve sağlam optimizasyon, Apex Legends’ın kısa zamanda bu kadar çok tutmasını sağladı. Bu hız, oyun mekaniğine de yansımış durumda. Bulduğunuz silah parçalarını anında takabiliyor, bir üst kademe zırh ya da silah ekipmanı bulduğunuzda envanterinize girmeye gerek kalmadan bu ekipmanları topladığınız gibi anında kuşanabiliyorsunuz.

Apex Legends, hızlı, düzgün çalışan, eğlenceli bir oynanış sunmasının yanında, sınıfların da oyun alanına etki ettiği bir oyun. Battle Royale türü iyi analiz edilmiş, nasıl daha eğlenceli bir oyun yapabiliriz diye düşünülmüş, Titanfall’un zaten çalışan oynanış mekanikleri, daha kullanıcı dostu bir arayüzle harmanlanmış, biraz da takım oyunu sosu üzerine eklenerek “çalışan” bir oyun geliştirilmiş. Grafikler de hiç sırıtmıyor, oyunun dünyasına yakışıyor.  Apex Legends’ın eksikleri var mı? Kesinlikle var. Özellikle silahlar arasında önemli dengesizlikler var. Vuruş hissinin de Titanfall oyunları kadar sağlam hissettirmediğini söyleyebilirim. Şimdilik altısı ücretsiz olarak oynanabilir (oyun içi para ile yeni karakter açabiliyorsunuz) sekiz karakterin olduğu oyuna, Temmuz ayında yeni karakterlerin de ekleneceği açıklandı. Apex Legends’ta bolca mikro ödeme seçeneği de yer alıyor. Ancak bu seçenekler oynanışa etki etmiyor. Silah kaplaması, kostüm, poz, gibi kozmetik öğeler gerçek para ile satılıyor. EA Games, Apex Legends’tan da önemli bir kazanç elde edecekmiş gibi görünüyor. Bu da iyi bir şey. Etsin de! Böylece belki, hikaye odaklı oyunlara mikro ödeme yöntemlerini sokuşturma çabalarından da vazgeçerler.

Ekipçe Apex Legends’ı oynadık eğlendik. Bir oyunun hataları, eksik yönleri uzun süreler oynadıktan sonra daha fazla açığa çıkar. Şimdilik Apex Legends için söyleyeceklerim bunlar. Denemesi bedava, siz de oynayın deneyin,  yorumlarınızı belirtmeyi unutmayın. Görüşmek üzere.

-Beyler nereye atlıyoruz?